0
More

    Hayır Demek Neden Bu Kadar Zor?

    Hayır demek neden bu kadar zor? Her gün değişen dünyada hayır demek neden bu kadar zor? Sevdiklerimizi kıramıyoruz, kötü algılanmaktan korkuyoruz, hata yapmaktan çekiniyoruz. Oysa kendi itibarımızı zedeleyen, bizi küçük düşüren durumlara karşı tepkimizi koymayı öğrenmeliyiz.

    Hayır Demek Neden Bu Kadar Zor?

    Zaman zaman sizin de kendinizi boşluğa düşüyor gibi hissettiğiniz oluyor mu? Hayatta pek çok durum ve senaryoyla karşı karşıya kalıyoruz. Bunlardan bazıları bizim için iyi sonuçlar doğururken, bazıları da ne yazık ki olumsuz sonuçlar ortaya çıkarıyor. Sevdiklerimizi kıramıyoruz, kimseyi üzmek istemiyoruz ve herkesin iyilik meleği olmak istiyoruz. Bu da bir nevi kendimizi yıpratmamıza neden oluyor.

    Olayın aslına bakacak olursak; kendine olan inancı azalmış kişilerde, özgüveni düşük olanlarda, başkalarının ne dediğini sürekli düşünen ve herkesin gözüne girmeye çalışan kişilerde sıklıkla bu durumla karşılaşırız. Hayır demekten korkarız çünkü karşımızdaki insanı kaybetmek istemeyiz. Sevdiğimiz ve önemsediğimiz insanları kaybetme korkusu, yapmak istemeyeceğimiz pek çok davranışı bilinçaltına kabul ettirmeye teşvik ediyor.

    Örneğin sevmediğimiz ya da ilgi duymadığımız bir filme sırf arkadaşımız tek kalmasın diye gitmek isteriz. Bulunmak istemediğimiz bir ortama sırf birileri mutlu olsun diye gideriz, kendimiz haricindeki tüm insanları mutlu etmeye kendimizi zorlarız. Peki, bunu neden yapıyoruz?

    Yaşadığımız değişimlere dışarıdan baktığımızda, tüm bu davranışların aslında ne kadar sağlıksız olduğunu fark ederiz. Her geçen gün kendimizi yer bitiririz, sırf birilerini mutlu etmek için.

    Hayır diyemiyoruz çünkü;

    • Yanlış yapmaktan ve yalnız kalmaktan korkuyoruz.
    • Başkalarını incitmekten ve incinmekten korkuyoruz.
    • Reddetmenin getireceği sorumluluklardan kaçmaya çalışıyoruz.
    • Başka insanların ne dediğini çok umursuyoruz.
    • Anlamayı değil yalnızca anlaşılmayı bekliyoruz.
    • Ve daha sayamadığımız birçok nedenler…

    Hayır diyememenin özüne baktığımızda, bunun güçlü bir irade getirdiği büyük bir gerçek. Öyle ki, sevdiğimiz insanları kırmamak adına kendimizden ödün verebiliyoruz. Başkalarının ne düşüneceğini, konu komşunun bizi nasıl yargılayacağını, akrabalarımızın bizi ne şekilde değerlendireceğini hayatımızın merkezine koyuyoruz. Sonuç mu? Altından kalkamayacağımız yüklerin altında eziliyoruz.

    Peki suç kimde? Kabul edende mi, kabul ettirende mi?

    Yaşamın en kaçınılmaz yanlarından biri de zaaflarımızdır. Sevdiklerimize olan düşkünlüğümüz, iyi görünme çabalarımız, hayattaki korkularımız bizi belirli kalıplara sokar. Tüm bu durumlar sonucunda kime nasıl davranmamız gerektiğini şaşırabilir, olaylara ne şekilde tepki vereceğimize karar veremeyebiliriz.

    Hayatın en büyük sorumluluklarından birisi de, aldığımız kararlar, sergilediğimiz tutum ve davranışlarımızdır. Kimden ne görmek istiyorsak, ona o şekilde davranma eğilimi gösteririz. Başkalarına uyum sağlamak için normalde yapmadığımız davranışları sergileriz. Son zamanlarda kendinizde bu davranışları gözlemliyor musunuz? Eğer sırf birileri için kendinizden fedakarlık yapıyor ve hayır diyemiyorsanız, bazı taşları yerinden oynatmanın zamanı gelmiş demektir.

    Hayır demek büyük bir sorumluluktur. Yanlış anlaşılmaktan korkuyoruz.

    Hayatta bazen emin adımlar atamadığımız anlar olur. Bu gibi durumlarda yanlış anlaşılmaktan ya da dışlanmaktan korkabiliriz. İnsanların kimliğimiz üzerine yüklediği değer kalıpları bizi benliğimizden uzaklaştırabilir. Bu da sosyolojik açıdan insanlardan kaçmamıza, içsel arayışa girmemize neden olur.

    Çevremizdeki insanlar bizden bir talepte bulunduğunda, hayır demekten çekinebiliriz. Bu davranış tamamen iyi niyetimizdendir. Kimseyi kırmak istemez, başkalarıyla aramıza mesafe koymak istemeyiz. En azından bir süre bu sistemin sürmesini bekleriz. İnsanlarla kurulan bağın zayıflamasından oldukça korkuyoruz. Ya beni yanlış anlarsa? Ya benden nefret ederse? Bu ve bunun gibi birçok argümanın altında ezilip kalıyoruz.

    Ne zaman evet demeli? Ne zaman hayır demeli?

    İnsanlarla olan iletişimimizin etkili ve uzun süreli olmasını istiyoruz. Ancak bazı zamanlar nerede durmamız gerektiğinin ayrımını yeterince iyi yapamayabiliyoruz. Bu da diğer insanların iyi niyetimizi suistimal etmesine neden oluyor. Bu durumlardan uzaklaşmanın temelde iyi bir yolu var: Aklın yönlendirmeleri ile hareket edip gerçekliği aramak.

    Bir davranışın psikolojimiz üzerinde nasıl etki bıraktığını düşünün. Siz kendinize ne kadar iyi davranırsanız, psikolojik sağlığınız da o kadar gelişecektir. Öngörülebilir ve denetlenebilir durumlar haricinde, sırf birileri mutlu olsun diye sürekli kabul etmek son derece tehlikeli bir davranıştır.

    Zira bu sayede diğer insanların kendimiz üzerinde kontrol kurmasına izin verebilir, başkalarının kötü amaçlarına alet olabiliriz. Peki, ne yapmalıyız? Çözüm basit: Karar neticesinde kendinizle ne kadar az çatışma yaşıyorsanız, doğruluk ve mutluluk da oradadır.

    Hayır diyememek elbette bir kişilik bozukluğu değildir. Ancak şu var ki, hayır diyemeyenler, sınırlarının ihlal edilmesine izin verdiği ölçüde, benlik kaybına maruz kalır ve birtakım psikolojik sorunlar deneyimliyor hale gelir. Müthiş Psikoloji – Hayır Diyebilme Sanatı kitabından alıntı

     

    En son haberler ve güncellemeler için Instagram, Twitter, YouTube, Telegram Haber ve Telegram Sohbet hesaplarımızı takip edebilirsiniz.

    Antrenman Programları 

    antrenmanprogramii

    Daha Fazla İçerik

    Yorum yap

    Lütfen yorumunuzu giriniz!
    Lütfen adınızı buraya giriniz