0
More

    Halüsinasyon Nedir?

    Halüsinasyon Nedir? Halüsinasyon veya varsanı, bir duyu organını uyaran hiçbir nesne veya uyarıcı olmaksızın, alınan bir sanının varlığına inanma durumudur. Ruh hastalıklarında sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. Beş duyunun da varsanısı olabilir: görme, işitme, dokunma, koklama ve tat duyusu.

    Halüsinasyon Nedir?

    Ağustos 2017 yılında Science’ta yayınlanmış bir çalışma, beynimizin bu ayrımı yapabildiğini öne sürmektedir. Beynimiz kendi geçmişine dayanan beklenti ve inançları ile mevcut gerçekliği devamlı sorgulamaktadır. Halüsinasyonlar ise bu iç kontrol mekanizması sekteye uğradığı zaman gerçekleşmektedir.

    Yeni bulgu şizofrenler ve diğer psikolojik hastalıklara sahip olan kişiler için daha iyi bir tedavinin yolunu açabilir.

    Duyularımızdan gelen bilgi ile algılamış olduğu dünya her zaman aynı değildir. Örnek olarak; 1890 yıllarında Yale Üniversitesi’nde yapılan bir deneyde, araştırmacılar gönüllülere arka arkaya bir resmi ona eşlik eden bir ses ile birlikte göstermişlerdir. Araştırmacılar sesi kapatmalarına rağmen, gönüllülere resim gösterildiğinde sesi duymaya devam etmişlerdir.

    Bu durum gündelik hayatımızda yaşadığımız işitsel halüsinasyonlardan farklı değildir. Cep telefonunuzun çaldığını veya titreştiğini zannettiğiniz zamanlar buna bir örnek olabilir. Makalenin yazarlarından ve Yale Üniversitesi’nde psikiyatrist olan Albert Powers, bu durumu “İnsanlar sesi duyma beklentileri çok yüksek ise, beyin onların yerine duyuyor” cümlesi ile açıklamaktadır.

    Çalışmanın yazarlarından ve Yale psikiyatristlerinden biri olan Philip Corlett, bu örneklerin beynin dünyaya dair kendi beklenti ve inançlarına, dışarıdan almış olduğu duyusal kanıtlardan daha fazla ağırlık verdiği zaman ortaya çıktığını söylemektedir. Araştırmacılar bu fikri sınamak için, 1890 yıllarında geliştirilmiş olan deneyin yeni bir sürümünü dört farklı grup ile gerçekleştirmişlerdir.

    Sağlıklı insanlar, psikoza sahip ama sesler duymayan insanlar, şizofreniye sahip insanlar ve düzenli olarak ses duyan (kendilerini medyum veya psişik olarak tanımlayanlar gibi) ama bundan rahatsız olmayan insanlar.

    Araştırmacılar öncelikle tüm gönüllüleri 1 kilohertzlik ve 1 saniyelik bir tınıyı bir dama tahtası görseli ile ilişki kurmaya alıştırmıştır. Ekip tınının şiddetini değiştirirken ve bazen de tamamen kapatırken, katılımcılardan artan veya azalan basınç kararlarına ne kadar güvendiklerini gösterecek şekilde sesi duydukları zaman bir butona basmaları istenmiştir. Aynı zamanda manyetik rezonans görüntüleme (MRI) cihazı kullanılarak, gönüllülerin yaptıkları karar göre anlık beyin aktiviteleri kaydedilmiştir.

    Araştırmacılar sesi duyan kişilerin daha büyük ihtimalle işitsel halüsinasyona inananlar olduğunu hipotezleştirdiler. Tam olarak keşfettikleri şey ise; Hem şizofrenlerin hem de kendini psişik olarak tanımlayan kişilerin sağlıklı insanlara göre var olmayan bir sesi duyduklarını söylemeleri yaklaşık 5 kat daha muhtemeldir. Aynı zamanda ortada ses yokken tınıyı duyduklarına dair kendilerine güvenenler kontrol grubuna göre %28 daha fazladır.

    Aynı zamanda hem şizofrenlerin hem de kendini psişik olarak tanımlayanların gerçeklerin gerçeklerin içsel temsillerini görüntülemekle sorumlu beyin bölgelerinde anormal bir aktivite tespit edildi. Örnek olarak; Şiddetli halüsinasyon deneyimleyen insanlarda beyincikte daha az aktivite gözlendi. Beyincik gelecekteki hareketlerin planlanmasında ve kontrol edilmesinde çok önemli bir rol oynamaktadır ve bu işlem kişinin dış dünya algısının devamlı olarak güncellenmesini gerektirmektedir.

    En son haberler ve güncellemeler için Instagram, Twitter, YouTube, Telegram Haber ve Telegram Sohbet hesaplarımızı takip edebilirsiniz.

    Antrenman Programları 

    antrenmanprogramii

    Önceki İçerik
    Sonraki İçerik